Gösteri hakkı kutsaldır, dokunulmazdır diye geçiyor
anayasada. Mesele devrimci, sosyalistlere gelince kendi hukuklarını, yasalarını
hiçe sayarak çiğniyorlar. Oturum haklarımızı için 05 Kasım 2018’den bugüne
kadar direniyoruz Düsseldorf İçişleri Bakanlığı önünde. Defalarca Düsseldorf
polisi direnişimizi iptal etmek daha önce defalarca denemiştir. Düsseldorf
direnişine koronadan kaynaklı ara vermek zorunda kalmıştık. Kısa bir süre ara
verdikten sonra tekrar başlamak istedik. Düsseldorf polisi ve bakanlık ortak
karar alarak bu direnişe yönelik keyfi bir şekilde yaptırmamak istiyorlar. İki
aydan fazladır başvurularımızı kabul etmiyorlar.
Grekçeleri bizlerin politik bir eylem yaptığımızmış.
Oturumlarımız yaptığımız politik faaliyetlerden kaynaklı alınıyor, verilen
cezaları politik, sıra direniş olunca politik değiliz. Bu nasıl bir çelişki
anlamış değiliz. Bu kadar saçma sapan gerekçeler görmedik. Polisin eylem ve
gösteri izini vermemesinin bir başka nedeni direniş çadırında kahve yemek
yiyormuşuz, ne büyük suçmuş. Düsseldorf polisi devam ediyor diyor ki; siz bir
ailesiniz bundan kaynaklı eylem izini vermiyoruz. Aile olmak da suç ailecek bir
eyleme katılmak gösteri yasasına aykırı polise göre. Açıkçası polisin bize
dediği biz size her türlü baskıyı yaparız sizde sesinizi çıkarmayın diyorlar.
Oturumunuzu alırız sesinizi çıkarmayın. İmza dayatması uygularız buna da
sesinizi çıkarmayın. 30 km sınırı koyarız bulunduğunuz şehirden çıkmayacaksınız
buna da sesinizi çıkarmayın diyorlar. Bizler bu söylediğinizi yapmıyoruz
uyguladığınız tüm keyfiyetlere karşı direneceğiz, baskılarınıza karşı
direneceğiz. Gösteri ve eylem yapmak içinde direneceğiz. Bu hakkımızı gasp
etmenize izin vermeyeceğiz.
Haklı ve meşru olan biziz biz kazanacağız.