Haksızlıkları, hukuksuzluklarını yedi cihanın duymasından
rahatsız AKP, Ebru Timtik'in Adaletin sembolü olmasından, ismine ödüller
verilmesinden, sürekli adının anılmasından, ölüm orucunun tüm dünyada
duyulmasından rahatsız AKP.. Çünkü, onlar halkın avukatlığını yapan Ebru'nun,
Aytaç'ın "terörist" olarak görülmesini istediler. Başaramadılar.
Halkın savaşçısı Helin Bölek'in, İbrahim Gökçek'in sanatçı değil, terörist
olduğunun bilinmesini istiyordu, Mustafa Koçak bir "terörist"
bilinsin istiyordu. İstiyordu ama haklı olduğu için bu haklılığı ölümüne
anlatma cesareti gösteren halk çocuklarının gerçeğine çarptı bu istekleri. Ve
küçülmüş bedenlerin altında kaldı AKP iktidarı... Onlar yüzlerce gün Ölüm orucu
yapmış insanlara işkence yapacak kadar alçak ve insanlıktan çıkmış mahluklardır
artık. Onlar Aytaç'ın tedavisini engelleyecek kadar namussuz, tedavisi sürerken
evini basacak ve silahlarla evine girecek kadar korkak, yüzlerce gün aç kalmış
bir insana komplolar hazırlayacak kadar düzenbaz ve yaptıkları işkenceyi
göstererek, halkı korkutacaklarını sanacak kadar acizdir. Bu korkunuz niye? Biz
söyleyelim. Çünkü haksızsınız ve yenilmeye mahkumsunuz... Sonunuzu gördükçe saldırganlaşıyor,
bu gerçeklikten kendinizi uzaklaştırmaya çalışıyorsunuz... Mezarlıkta ıslık
çalıyorsunuz korkunuzdan... Marifet ellerinde silahlarla onlarca polisle,
halkının avukatı olmuş bir insanın eğilmeyen başını zorla eğmede değil,
doğruları savunmakta.
O silahlarla güçlü olunmuyor beyler!
İnsan hiç olunmuyor. Teke tek kavgada görmek isteriz sizi...
Teke tek ve adil...
Size o emri veren İçişleri bakanı Süleyman Soysuz'a
güvenerek hiç girişmeyin bu işlere. Çünkü önce sizi satar kendi çıkarları
için... bunu sizde biliyorsunuz da yüzünüzü kapatıyorsunuz... Bunu bile bile
yaparak maşa olmayı kabul ediyorsunuz ya suçun en büyüğü sizin beyler!..
Yalanlarla dünya ters yüz olmuyor biliyor musunuz AKP
iktidarı... Siz baskın yapıyorsunuz orası terör yuvasıydı diyorsunuz, siz evine
girip yatağında katlediyorsunuz gencecik insanları "teröristi"
diyorsunuz, siz ekmek almaya giden Berkinimizi katlettiniz, çocuklarımıza
yaşlarından fazla sayıda kurşun sıkıp öldürdünüz ve öldürmeye devam
ediyorsunuz... Ama gazetelere yalan haberler servis ederek durumu kendi
lehinize çevirmeye çalışıyorsunuz..Siz çok adaletli, siz çok doğru, siz her
şeyi bu halkın çıkarı için yapıyorsunuz ya. Hani kendinize yaptığınız ve lüks
içinde yaşadığınız sarayları bile bu "Millet için" diyorsunuz ya..
Bertolt Brecht bir şiirinde sizi çok güzel anlatmış, Hemen
buraya son bölümünü bırakıyoruz..
" ..............
Şimdi bizi iyi dinle:
Düşmanımızsın sen bizim
Dikeceğiz seni bir duvarın dibine
Ama madem bir sürü iyi yönün var
Dikeceğiz seni iyi bir duvarın dibine
İyi tüfeklerden çıkan
İyi kurşunlarla vuracağız seni.
Sonra da gömeceğiz
İyi bir kürekle
iyi bir toprağa "
Brecht'in duygularını paylaşmamak elde değil. Böyle
olduğunda biz şiddet yanlısıymış gibi gözüküyor değil mi? Oysa siz bunların
alasını her gün yaşatıyorsunuz bu halka... Ne diyelim. Halkınızdan bulasınız!
Zaten bulacaksınız da... Bundan hiç şüphemiz yok. Biz sadece zaman derdindeyiz.
Er yada geç...
Bütün dünyanın gözleri önünde katlettiniz Mustafa, Helin,
İbrahim ve Ebru'yu... Yetmedi, Aytaç'a işkence yaparak, hapishaneye atarak bu
gerçeği gölgeleyeceğinizi mi sanıyorsunuz? Yine çok fena yanılıyorsunuz...
Yenildiniz!
Tasınızı tarağınızı toplayıp gitmek en sevimli son sizin
için,,, ancak her koşulda yaptıklarınızın hesabını vermekten kurtulamayacaksınız...
Aytaç Ünsal Derhal Serbest Bırakılsın!
İşkence Yapmak Şerefsizliktir!
Halkın Avukatları Teslim Alınamaz!
İşkencecilerden Hesap Sorduk Soracağız!
Almanya Halk Cephesi