Belçika'nın Liege şehrinde faaliyet sürdüren Halk-Mer Paris'te yaşanan katliam ile ilgili bir açıklama yaptı.
Dernek üyelerinin ve konuklarının oluşturduğu yaklaşık 40
kişi ile yapılan açıklamada saldırının sorumlusunun Fransız emperyalizmi
olduğuna vurgu yapıldı.
Açıklamanın tam metni aşağıdadır:
Paris Katliamının Sorumlusu Emperyalist Fransız
Devletidir...
23 Aralık Cuma günü Fransa'nın başkenti Paris'te bir katliam
gerçekleşti.
Saldırıyı gerçekleştiren ırkçı faşist elindeki silahla Ahmet
Kaya Kültür Merkezi’ne sonra orda bulunan bir esnafa kurşun yağdırdı. Bu
saldırı sonucunda 3 kişi hayatını kaybetti. Silahı tutukluk yapmasa katliamın
boyutu çok daha büyük olacaktı.
Avrupa'nın her yerinde benzer saldırılar yaşanıyor. Almanya,
Norveç, Yunanistan, İsviçre, İsveç VE FRANSA yabancılara yönelik katliamlar
gerçekleştiriliyor.
Bu kez Fransa'nın başkentinde 3 Kürt katledildi.
3 Kürt Irkçılığın, faşizmin kurbanı oldu.
Kimse bu saldırının münferit bir saldırı olduğunu iddia
etmesin.
Bundan tam 9 yıl önce yine Paris'te yaşanan saldırıda 3 Kürt
siyasetçi katledilmişti. Yaşanan katliam Fransız devletinin Türkiye oligarşisinin
ortak gerçekleştirdiği katliamdı...
Avrupa'nın hiçbir yerinde hiçbir ırkçı saldırı emperyalist
devletlere rağmen olamaz. Katliamlarda, ırkçı politikaların sonucunda
yaşanmasının ötesinde, birebir emperyalist devletlerin organizasyonu, himayesi söz
konusudur. Almanya'da, Norveç'te, Yunanistan'da, Fransa'da bundan önce yaşanan
saldırılardan sonra açığa çıkan gerçekler ırkçı saldırıların devletler
tarafından örgütlendiğini, ırkçı örgütlerin emperyalist devletler tarafından
korunduğunu hatta kurulduğunu göstermiştir.
Katliamdan hemen sonra Fransa içişleri Bakanı’nın yaptığı
açıklamada saldırgan ırkçı katilin suç kaydı olmadığını dile getirmesi
bilmezliğinden değildir. Irkçı faşistin bundan önce de benzer suçlardan kaydı
olduğu, hatta 2021 yılına kadar tutukluluğu olduğu basına yansıdı. Bu gerçekten
İçişleri Bakanı’nın haberdar olmaması mümkün değildir. İç işleri bakanı
katliamı münferit, lokal, bireysel bir saldırı gibi göstermek istemektedir.
HAYIR!
Bu saldırı Fransız Devleti’nin kontrolünde gerçekleşmiş bir
saldırıdır. Söz konusu bir yabancının sıradan bir kavgası dahi olsaydı, onlarca
polis derhal olay yerine üşüşürdü. Ama böylesi bir saldırı polis merkezinin birkaç
yüz metre uzağında olmasına ve polise telefon edilmesine rağmen, polisin olay
yerine gelmesi 40 dakika sürmüştür. Adeta daha fazla insan katledilmesi
beklenmiştir. Bu esnada şans eseri silahın tutukluk yapması katliamın
büyümesini engellemiştir.
Εmanuelle
Macron ise yaşanan katliamdan sonra tepki gösteren halka saldıran polisi kutlamış,
göz yaşartıcı bomba, jop, biber gazı ile halka ikinci bir zulüm yaşatan polisi
tebrik etmiştir.
Evet bu katliamın da 2013'te yaşanan, 3 Kürt siyasetçinin ölümüyle sonuçlanan katliamda olduğu gibi sorumlusu Fransız devletidir.
Emanuelle Macron' dan içişleri bakanına, belediye başkanına
kadar katliamdan sonra yapılan başsağlığı mesajları ikiyüzlülüğün örneğidir.
Her fırsatta istihbaratlarının ne kadar güçlü olduğu ile
övünen emperyalist devletler bu güçlerini ırkçı faşistleri açığa çıkartmak,
dağıtmak için kullandığı görülmemiştir.
Paris'te yaşanan katliama gösterilen tepkiler haklıdır,
meşrudur!
Biz HALK-MER olarak bu katliamı lanetliyoruz.
Irkçılığa karşı müsaadeyi yükseltmeye çağırıyoruz.
Emperyalizme ve faşizme karşı mücadeleyi yükseltmeye
çağırıyoruz.
Kahrolsun Emperyalizm Yaşasın Mücadelemiz
Katil Emperyalizmden Hesap Soralım
Emperyalizme, Irkçılığa Karşı Gücümüz Birliğimizdir.
Bijî Bratîya Gelan
Yaşasın Halkların Kardeşliği