Bir Kez De Alevi Bir Aday Kazansın Bahanesi ile Halkımızı Emperyalizmin İşbirlikçisi Faşist Devleti Yönetmeye Aday Olanların Peşine Takmaya Çalışan Alevi Yöneticileri ve İleri Gelenlerine!
Alevilerin Safı: Hızır Paşaların Soyundan Gelenlerin Safı
Değil Pir Sultan Soyundan Gelenlerin Safıdır!
Alevi inancının, sömürücü ve zalimlere karşı, komünal
hedefler uğruna mücadeleler içinde oluşmuş bir inanç olduğu kesindir.
Örgütlenmelerinden, savunduğu kişilik özelliklerine, iç ilişkilerinden
toplumsal hedeflerine, felsefi yaklaşımlarından ahlak anlayışlarına kadar bütün
özellikleri bu mücadele içinde gelişmiştir.
Bu nedenle Alevi İnancı, feodal döneme özgü sıradan bir
inanç olarak değerlendirilemez. Onu herhangi bir dini inanç veya onun esasları
ile sınırlandırmak, hurafelere boğmak, soy eksenli kültürel-siyasal
anlayışlarla sınırlamak, biçimsel ritüellere indirgemek asimilasyona hizmet
etmektir. Yok etmek için çalışmaktır.
Bu nedenle Alevilerin tarihinde, '' Alevi Kimdir?'' sorusunu
tekrar tekrar sormamız gereken süreçler vardır. Eğer Aleviliğin bu esasları yok
sayılırsa, çok keskin Alevi geçinirken bile Aleviliği yok etmek için çalışan
sayısız bezirganı keşfetmemiz de mümkün olmayacaktır. Bilinmektedir ki; bu
bezirganların her dönemdeki görevi, Alevi halkımızı kandırarak, yanlış ve yoz
yollara saptırmaktır.
Bunlara tarihten bir çok örnek sayabiliriz: Sıffın savaşında
İmam Ali'nin kardeşi, Ehli Beyt diye iktidara getirilip kendilerine iktidarı
altın tepside sunan Eba Müslim Horasani, Hallac-ı Mansur, Nesimi, Babekler,
Karmatiler gibi sayısız tarihi önderlerimizi vahşice katleden Abbasiler gibi,
Osmanlı'nın bütün Alevi katliamlarında baş rol oynayan zalim merkezi ordusu
Yeni Çeriler gibi bir çok örnek aklımıza gelir bir çırpıda...
Ve bu düşkünlerin güncel soylarına ait de birçok örnek
sayabiliriz: Osmanlı' dan bu yana zalim devletlere kölelik eden İzzettin Doğan
soyu bunlardandır. 12 Eylül’e karşı bile Alevi halkımızı pasifize etmek için
Alevi olduğu yayılan Orgeneral Haydar Saltık bunlardandır. İşkenceci ve Alevi
katliamlarında baş rol oynayan Abdullah Çatlı gibi kontr gerillacıların
''müritlerinden'' Hüseyin Kocadağ bunlardandır. Ve en nihayet, her ağızlarını
açtıklarında emperyalist ülkelere ve yöneticilerine methiyeler düzenlemeden tek
söz söylemeyenler bunlardandır. Bunlar, emperyalizmin en gerici, en tutucu, en
sahtekâr ve hatta en ırkçı kesimleriyle içli dışlı olurken, emperyalistlerin
Cumhurbaşkanları, Başbakanları, Parlamenterleri ile dostlukları ile, Tutucu
Hıristiyan Demokrat Partilerin üyesi olanlarla ve hatta onlar adına Adalet
Bakanlığı koltuklarına oturanlarla övünürken, devrimcilere kapıları kapatmak
için elinden geleni esirgemeyen, Avrupa Alevi Hareketi içinde de önemli ölçüde
yer almaktadırlar.
İçinde bulunduğumuz süreçte de bunların, çarpıcı ve son
derece de aldatıcı tavır ve tutumlarını yaşadık!
Hep eleştirdiğimiz, ''DİLLERİNİZDEN MUAVİYEDEN YEZİDDEN
NEFRET SÖZLERİ DÖKÜLÜRKEN ALEVİLİK ADINA ÇAĞIMIZIN MUAVİYELERİ VE YEZİDLERİ İLE
KOLKOLA DAVRANMAYIN!'' diye uyardığımız bu kesimlerin, 2023 seçimlerindeki
tutum gerçekten çok çarpıcıdır.
Bunlar, 2023 seçimlerinde bütün Alev halkımızı Hızır
Paşa'nın Soyundan Gelen bir Alevi düşkününün peşine takmak için olağan üstü
çaba göstermişlerdir.
Dolayısıyla halkımızı düzenin boş umutlara sürükleyerek
pasifize etmesinde, bilinç çarpıklığı yaratmasında ve hayal kırıklığı ve
karamsarlığa yönelmesinde önemli oranda payları olanlar arasında bunlar da yer
almaktadır.
Tarihinde son derece önemli dersler bulunan Alevi halkımızı,
en çarpıcı derslerden birini bile yok sayarak kandırmaya çalışmışlardır.
Bu ders: Zalim Osmanlı devletinde paşa olmaya soyunan ve
geri gelip Pir' ini asan Hızır Paşa dersidir. Alevi halkının dillerinden
düşmeyen derslerdendir. Hikayesi dilden dile dolanan, en önemli ayrıntılarını
bilmeyen bir tek Alevinin bile bulunamayacağı bir derstir.
İşin çok daha çarpıcı bir noktası, Alevi halkımızı Hızır
Paşa'nın soyundan gelen birinin peşine takarken, tıpkı Hızır Paşa'nın Pir
Sultana yaptığı gibi, Pir Sultan soyunun devamı olan DEVRİMCİLERE adeta yağmur
gibi taş yağdırmak için de Alevi halkımız teşvik edilmiştir. Devrimciler
''HIZIR PAŞA''yı desteklememeleri için ağızlarını açıp iki söz söylemek
istedikleri her yerde susturulmaya çalışılmışlardır.
Bu Nedenle Alevi Halkımızı Böylesine Çarpıcı Bir Tuzağa
Sürükleyenlere Şu Soruları Sormak Hakkımızdır:
1- Kılıçdaroğlu ALEVİDİR diye, bir kez de Alevi biri
devletin başına geçsin diye olağan üstü çaba sarfedenler, Hızır Paşa' da Alevi
değil miydi? O da tıpkı Kılıçdaroğlu' nun zalimlerin zalimi faşist devleti
yönetmeye aday olması gibi, zalim Osmanlı devletinde yönetici olmak için
gitmemiş miydi? Hızır Paşa'nın dönüp Pir Sultanı asması gibi, Kılıçdaroğlu'nun
başında bulunduğu partinin hükümet olduğu dönemlerde kaç Alevi katliamı yapıldı
bilmez misiniz? O halde neden Hızır Paşa' dan nefret ederken, Ondan farksız
birinin Aleviliği ile övündünüz! Hatta O'nu Hızır Paşa' dan bile daha yetkili
bir mevkiye getirmek için bu kadar iştahla çalıştınız!
2- Hemen hemen bütün Alevi katliamlarının örgütleyicisi ve
yöneticisi bir geleneğin temsilcisi olan bir partinin başındaki biri nasıl
oluyor da Alevi oluyor? Eğer Alevi olmak
için kan bağı yeterli oluyorsa, neden Hızır Paşa'nın kan bağı da Alevi değil
mi? Ve bu yaklaşımın ırkçılıkla benzerliği üzerine ne diyorsunuz?
3- Kılıçdaroğlu'nun Alevi davasına hangi hizmeti dokundu da
bu kadar saygı duyulan Alevi oluverdi? Hatta Alevi olduğunu bile ancak Alevi
kurumlarının ısrarı üzerine cılız ve utangaç bir sesle açıklayabilen biri nasıl
oluyor da bu kadar saygın bir Alevi seviyesine yüceltilebiliyor?
4- Kılıçdaroğlu yıllardır genel başkanlığını yaptığı,
partisinin Alevi katliamları dahil, halka yönelik sayısız katliamına ilişkin
tek bir karşı söz söyledi mi? Kendi ailesinden de sayısız kişinin katledildiği
DERSİM TELTELESİ hakkında bile hiç ağzını açmayan biri nasıl Alevi sayılır?
Maraş katliamının baş sorumlusu Alpaslan Türkeş' in evini ziyaret yerine
çevirirken Alevilerin herhangi bir kutsal mekanını bir kez olsun ziyaret
etmeyen biri nasıl Alevi hakları adına desteklenebilir?
5- 6'lı masayı kuran, ittifakları arasına reformist ve düzen
solu anlamında dahi bir tek sol yapıyı almayan, Ama Sivas Katliamını yapan
hükümette İçişleri Bakanlığı yapmış, bu katliamı bizzat yönetmiş, katliamı
fiilen gerçekleştirmiş kişi ve yapıları partisine dolduran biri nasıl Alevi
olabilir? Hatta AKP'nin Erdoğan' dan bile Osmanlıcı Başbakanı, ekonomi adına
bir tek bir şey bırakmadan her şeyimizi emperyalistlere satan ekonomi bakanını
aynı masaya oturtan biri değil Alevi olmak AKP karşıtı bile olma hakkını
yitirmiş demektir! Bunların yanında sayısız MHP’li faşisti önemli mevkiilere
getirmek için aday göstermedi mi? Uluslararası şeriat yapılanmasından başka bir
şey olmayan Dünya İslam Birliği Başkanı MHP’li bir faşist olan Ekmeleddin
İhsanoğlu' nu o aday göstermedi mi? Muharrem İnce gibi paçalarından ihanet akan
birini bile bile Cumhur Başkanı adayı yapmadı mı?
5- Kılıçdaroğlu, Deniz Baykal gibi soysuz bir işbirlikçinin
bile yaranamadığı emperyalistler tarafından bir komplo ile partinin başına
getirilmedi mi? O gün bu gündür: Kürdistanlı bir aileden gelmeyken AKP’nin
yaptığı tüm Kürt katliamlarının en büyük destekçisi olmadı mı? Suriye' deki
Alevi katliamlarını bir tek gün olsun kınadı mı? Alevlere yönelik sayısız
saldırı ve provokasyona karşı çıktığına dair ne gibi bir sözü, eylemi var?
Alevilerin kutsal mekanına bir alçak işkencecinin işemesi bile onu ilgilendirdi
mi?
6- Sinan Ateş gibi bir kanlı faşist yöneticinin, iç
hesaplaşmada katledilmesiyle ortalığı ayağa kaldıran Kılıçdaroğlu, tek bir
Alevinin ve devrimcinin katledilmesi karşısında ağzını açıp tek söz söyledi
mi? Adalet adına yürürken, devrimcileri
mahkemelerde temsil eden Avukatların zindanlara atılmalarına, Ölüm Oruçlarında katledilmelerine,
kendisi gibi Dersimli Ebru Timtik' in Adalet için kendini feda etmesine, emekli
sandığındaki birikimleri de dahil tüm hakları gasp edilerek işten atılan 120
bin memurun hakkı için 8 yıldır direnen memurlara karşı faşizmin azgın
saldırılarına neden hiç karşı çıkmadı? Onun adaleti kime ve nasıl bir adalettir
ki; katledilen, kaybedilen, vahşi işkencelerden geçirilen, tutsak evlatlarına
harçlık gönderdikleri için bile tutuklanan devrimcilere gelince hiç işlemez!
Onun adaleti nasıl adalettir ki; 12-14-17 yaşında acımasızca katledilen,
''Galoş giyin'' demeyi bile katletme gerekçesi sayan canilere karşı tek kelime
etmez. Bu cinayetlere ve katillerine gelince dilleri lal olur?
7- Bu nasıl Alevi ki; başında bulunduğu parti içinde ilk
defa Maraşlarda, Çorumlarda, Sivaslarda baş rol oynayan, sayısız devrimcinin ve
Alevinin kanları ellerinde gezen MHP li faşist bir grup kurulmasına önderlik
eder?
8- Bu nasıl Alevi, nasıl demokrat ki; halkımızı kandırmak
için ''Kürt sorununu, Alevi sorununu çözeceğiz, artık analar ağlamasın!''
diyebilen ve yıllarca iktidarını bu demagojiler ve yalanlarla koruyup
pekiştiren Erdoğan kadar bile olamadı? Hatta Alevi- Dersimli-Kürt kimliğine
saldırılar karşısında bile tek kelime etmeden, Erdoğan teröristlere yumuşak
davrandı biz daha sert davranacağız demeye devam etti?
9- VE EN NİHAYET EN BÜYÜK SORU: ŞİMDİ BU HIZIR PAŞA MI,
ALEVİ Mİ? ALEVİ İSE HIZIR PAŞA NEDEN ALEVİ SAYILMAZ VE ONDAN NEFRET EDİLİR? VE
HIZIR PAŞALIK YAPAN VE DAHA DA İLERİ MEVZİİLERDE HIZIR PAŞALIĞA ADAY OLAN BİRİ
NASIL ALEVİ SAYILIR VE BU KADAR İŞTAHLA KAZANSIN DİYE ÇABA SARFEDİLİR? VE BU
VAHİM DURUM KARŞISINDA HALKIMIZI UYARMAK İÇİN CANINI DİŞİNE TAKAN, BÜTÜN TARİHİ
BOYUNCA HALKIMIZA KARŞI SALDIRILARI DURDURMAK İÇİN CAN PAHASI DİRENEN, TIPKI
PİR SULTAN GİBİ HİÇBİR ZALİMLİĞE BOYUN EĞMEYEN DEVRİMCİLERİN BAŞINA ELEŞTİRİ
ADINA ADETA YAĞMUR GİBİ TAŞ YAĞDRILIR? VE BU NASIL ALEVİLİKTİR VE ALEVİLİK
ADINA BÜTÜN BUNLAR NASIL YAPILIR?
Alevi Halkımız,
Sizleri yanlıştan koruyacak çok tarihsel deneyleriniz var.
Tarihiniz cellatlarına aşık olan Alevi düşkünleri ile doludur! Günümüzde de
böyleleri az değildir. Çoklarını görüyor ve anlıyorsunuz?
Bu HIZIR PAŞA soyunu da desteklerken, MUAVİYEDEN farksız bir
alçak zalim gitsin de kim gelirse gelsin diye bu yalanlara kandınız biliyoruz!
Ancak MUAVİYEDEN' den kurtulmak için destek verilecek olan
HIZIR PAŞALAR değil, PİRİMİZİN SOYUNDAN GELEN DEVRİMCİLERDİR!
Devrimcileri destekleyelim! Devrimcilerin saflarında mücadeleye
katılalım. Halk Meclislerinde örgütlenerek kendi kaderimizi kendimiz
belirleyelim. Hızır Paşaları destekleyerek varacağımız tek yer yeni katliamlar,
işkenceler, baskılardır!
Kanmayalım! Aldanmayalım!
Tarihimize, kültürümüze, ahlakımıza, hayata bakışımıza,
insanı kutsal sayan inancımıza, sömürücü ve zalime karşı duruşumuza, eşitlik,
adalet ve özgürlük tutkumuza yakışır tek saf DEVRİMCİLERİN SAFIDIR!
DEVRİMCİLERİN SAFINDA BİRLEŞMEK İÇİN, DEVRİMCİLERLE BİRLİKTE
HAREKET ETMEK İÇİN ÇABA SARFEDELİM!
KUTSAL PİRLERİMİZİN, MÜRŞİTLERİMİZİN, ERENLERİMİZİN, İNSANI
KAMİLLERİMİZİN ERDİĞİ SIRRIN ESASI BUDUR. ONLARIN YÜRÜDÜĞÜ YOL BU YOLDUR!
YOL CÜMLEDEN ULUDUR DİYEN CÜMLE CANLARA AŞK OLSUN!
ANADOLU ALEVİ KOMİTESİ