Kitap Adı: Sosyalizmi Kurmanın Emperyalizme Vurmanın Ustası
Yazar Adı: Güven Usta
Yayınevi: Boran Yayınevi
Basım Tarihi: Ağustos 2023
Kitabını İndirmek İçin Tıklayınız
Halkın Sesi Kütüphanesi İçin Tıklayınız
ÖNSÖZ
Tarih bizi Stalin’le yargılar. Eğer Stalin’i savunuyorsanız
tarihin doğru tarafında duruyorsunuz demektir. Ve emperyalistlerin nefretini
kazanırsınız. Onlar Stalin’i savunanlardan nefret ederler. Hemen zehirli oklarını
üzerinize gönderirler. Çünkü korkarlar. Hem de ölümüne korkarlar. Stalin’i
savunanların gözlerinde kendi sonlarını gördükleri için korkarlar.
Emperyalistleri anlayabiliyoruz. Bir Stalin’le baş
edemiyorlar ve binlerce, milyonlarca Stalin’in varlığını düşünmek dahi
istemiyorlar. İşte Stalin’i savunmak; amasız- fakatsız savunmak böyle bir
güçtür. Stalin’i savunmak onun gibi yaşamak, onun gibi düşünmek demektir. Asıl
güç budur. Bu güç emperyalistleri korkutur. Stalin’in fotoğrafından bile
korkuyorlar. Gördükleri yerde bin parçaya bölüyorlar.
Stalin’in sözlerini hızla sansürlüyorlar. Neden mi?
Stalin’in sözleri silahlardan daha güçlüdür. Onun sözleriyle buluşan beyinlerde
emperyalist sistemi yok edecek siyasi bilinç oluşmaya başlar.
Emperyalistler hem korkuyorlar hem nefret ediyorlar. Hem yok
sayıyorlar hem varlığını paramparça etmek istiyorlar.
Stalin’i anlatmaya karar verdiğimizde böyle bir manzara ile
karşılaşacağımızı biliyorduk. Yanılmadık. En savunuyor görünen, hatta kendine
“sol” diyenlerin yazdığı kitaplar dahi Stalin’i Marksist-Leninist kimliğinden
soyundurarak anlatmayı tercih ediyor. “ sol “ adına Stalin’e saldıranlar ve onu
mahkûm etmeye çalışanlar Marks, Engels ve Lenin’e saldırmayıp, oportünist,
reformist düşüncelerini gizlemek ve burjuvaziye şirin görünmek için Stalin’i
hedef alıyorlar. Marksist-Leninist devrimci kimliğini çıkarırsanız Stalin’den
geriye ne kalır? Hiçbir şey. Zaten bütün mesele Stalin’in Marksist-Leninist
olmasıdır. Başka bir şey değil.
Emperyalistlerin Stalin’e saldırmalarının temelinde de
Marksizm-Leninizm’i mahkûm etmek vardır. Çünkü sadece Marksist-Leninistler emperyalist
sömürücü sistemini yıkarak sosyalizmi kurmayı ve komünizme ilerlemeyi tutarlı
biçimde savunur, bunun mücadelesini verirler. Ve yine sadece
Marksist-Leninistler oportünistlerin ve reformistlerin mücadele kaçkınlıklarını
açığa çıkarırlar.
Halkların Stalin’e olan sevgisi de her geçen gün büyüyor.
Emperyalist saldırıya, “sol” adına yapılan çarpıtmaya rağmen. Gerçeklerin böyle
bir gücü vardır. Lenin “ Gerçekler devrimcidir” derken bunu anlatır. Stalin’i
tanıyanlar onun düşüncelerinde umut görüyorlar. Biz de kitabımızda tam olarak
bunu anlatmaya çalıştık.
Emperyalist karşı-propaganda saldırılarına cevap verme
ihtiyacı duymadık. Biz Stalin’i anlattık. Tüm o yalanlara en güzel cevap, onu
anlatmaktır. Engels’in dediği gibi;
“Ben yalnızca Bay Duhring’ in yanıtına karşı yanıt verme
hakkını isteyebilirim. Ne var ki ben, Bay Duhring’ in saldırılarıma karşı
yazdıklarını okumadım. Ve özce bir neden olmadıkça da okumayacağım; teorik
düzeyde ondan kurtulmuş bulunuyorum.”
Bu nedenle yalanlara cevap vermekle ilgilenmedik.
Marksist-Leninistlerin gözünden Stalin›i anlattık.
Kitapta çeşitli alıntılar vardır. Bu alıntıların bazılarında
köşeli parantez bulunmaktadır. O köşeli parantezler bize aittir.
Kitap boyunca genel tarihsel anlatımın dışına çıkan kutular
mevcuttur. Bu kutularda Stalin’in önce çıkan devrimci özelliklerinden
bahsettik. Böylece Stalin’in daha yakından tanınacağını düşündük.
Stalin bir turnusol kâğıdı. Devrimci olan ile olmayan
arasındaki ayrımı o belirliyor. Tarih her geçen gün Stalin’i ve onun şahsında
Marksizm-Leninizm’i haklı çıkarıyor. Bize de Stalin’in hayatından
öğrendiklerimizle bağımsızlık, demokrasi ve sosyalizm mücadelesinde zafere
ilerlemek görevi düşüyor. Stalin’in öldüğünü düşünenler yanılıyorlar. O bizimle
beraber savaşmaya devam ediyor. Sonuna, sonsuza kadar Stalin’le beraber.
İyi okumalar.