Basına ve Halkımıza
Bugün
her Çarşamba Çağlayan Adliyesi önünde yaptığımız 216. Açıklamada S, R, Y kuyu
tipi hapishaneler kapatılsın talebiyle süresiz açlık grevinde olan Hüseyin
Karaoğlan ve Nurettin Kaya’nın direnişi, hapishanelerde yaşanan hak ihlalleri
ve sürgün sevk işkencesini anlatacağız.
19
Aralık 2000’da 20 hapishanede devrimci tutsaklara eş zamanlı operasyonlarla,
özgür tutsaklar F tipi tecrit hapishanelerine işkenceyle ve katliamla sevk
edildiler. F tipi tecrit hücreleri devrimci tutsakların direnişini,
örgütlülüğünü kırmak için yapılmıştı. Devrimci tutsaklar ise bu saldırı
karşısında direnişle karşılık verdiler ve F tipi tecrit hücrelerini
parçaladılar. Emperyalizm ve işbirlikçileri devrimci tutsakları F tipi tecrit
hücreleriyle teslim alamadı.
Faşizm
şimdi ise S, R, Y kuyu tipi hapishanelerle devrimci tutsaklara saldırıyor.
Evlatlarımızı kuyu diplerinde imha etmek istiyorlar. Devrimci tutsaklar ve biz TAYAD’lı
Aileler F tiplerinde olduğu gibi kuyu tipi hapishaneleri de direnişlerle yok
edeceğiz.
Sincan
1 No ’lu Yüksek Güvenlikli Hapishanesinde bulunan özgür tutsak Hüseyin
Karaoğlan 11 Eylül 2023 tarihinden itibaren, Erzurum Dumlu 1 No’ lu Yüksek
Güvenlikli Hapishanesinde bulunan özgür tutsak Nurettin Kaya ise 20 Ekim 2023
tarihinden beri kuyu tipi hapishaneler kapatılsın talebiyle süresiz açlık
grevinde.
Hüseyin
Karaoğlan telefon konuşmasında “1 mektup gönderebilmek için 5 dilekçe yazmak
zorunda kaldığından” bahsediyor ve “üzerindeki tecrit son bulana kadar
direnişini sürdüreceğini” söylüyor.
Yani
kuyu tipi hapishanelerde mektup, iletişim, basın yayın, dergi, kitap, radyo
gibi her türlü iletişim hakkı gasp ediliyor; devrimci tutsaklar kuyu diplerinde
imha edilmek isteniyor.
Hapishanelerdeki
hak gaspları sadece kuyu tiplerinde değil, diğer hapishanelerde de uygulanıyor.
Adana Kürkçüler hapishanesinde özgür tutsaklar ağız içi araması ve onursuz
arama dayatıldığı için mahkemelere ve hastaneye gidemiyor. Evlatlarımıza
yapılan hak gasplarını, işkenceleri unutmuyoruz. Ne koşulda olursa olsun,
onların sesi soluğu olmaya devam edecek; seslerini alanlara, meydanlara
taşıyacağız.
Emperyalizm
ve işbirlikçileri bir yandan özgür tutsakların haklarını gasp ederek zorbalıklarını
arttırırken bir yandan da sürgün sevk işkencesine devam ediyor. Bu hafta içinde
Silivri hapishanesinden Sercan Çakır, Baki Can Işık ve Gazi isimli özgür
tutsaklar zorla başka hapishanelere sürgün sevk edilmiştir. Faşizm
evlatlarımızı Türkiye’nin en ücra yerlerine zorla gönderse dahi biz özgür
tutsaklarımızın yanında olmaya devam ediyoruz.
1984’den
beri evlatlarımız, faşizmin her türlü saldırısına direnişlerle cevap
vermişlerdir. Bugünde hapishanelerde sürekli faşizme karşı sürekli direniş ve
süresiz açlık grevi direnişleri sürmektedir. Tayad’lı Aileler olarak bizler
evlatlarımıza her zaman olduğu gibi şimdi de sahip çıkmaya devam ediyoruz.
Haklı
olan biziz. Biz kazanacağız.
TAYAD’LI AİLELER
KAHROLSUN FAŞİZM YAŞASIN MÜCADELEMİZ!
DİRENE DİRENE KAZANACAĞIZ!
TECRİT İŞKENCEDİR, TECRİTE SON!