Viyana'da 17 Şubat'ta, "Anadolu'nun Türküleri, Anadolu'nun Destanı" gecesinde, tarihten bugüne coşku dolu bir yolculuk yaptık.
Türkülerimiz vardı 17 Şubat'ta.
Türkülerimiz; yüreğimizin dili... acılarımızın tercümanı... kavgamızın sözü...
17 Şubat'ta Viyana'da Anadolu'nun destanı vardı; Kerbela'dan bugüne uzanan, kan can bedeli yazılan destanlarımız vardı.
Salonun duvarlarını, "Kerbela'dan Anadolu'ya destanını anlatan pankartlar süslüyordu.
Bir duvar ise tamamen özgür tutsaklara ayrılmıştı. Pankartlar, hem SRY tipi hapishaneleri, hem direnişleri anlatıyordu.
Salonun içinde ve fuayesinde ise uyuşturucuyla ilgili çok sayıda afiş vardı. Bir diğer pankart ise, seçim aldatmacasını dile getiriyordu.
SALONDA SAVAŞ VAR
Sunucuların "Bu salonda bir savaş var." sözleriyle başladı program. Sunucuların sözleri şöyle devam etti: "Kıran kırana bir savaş hem de.
Evet, bir köşeden kurşunlar atılmıyor. Bombalar patlamıyor ortada. Kan dökülmüyor.
Diyeceksiniz ki, savaş nerde o zaman?
Bu, kurşunsuz, bombasız, kansız bir savaş.
Ama inanın, bu savaşta kullanılan silahlar, kurşundan, bombadan daha etkili.
Bu savaş, halkın kültürüyle kapitalizmin yoz kültürü arasındaki savaştır."
***
17 Şubat'ta Viyana'da gerçekleştirilen "Anadolu'nun Türküleri, Anadolu'nun Destanı" gecesinde, Anadolu'nun farklı yörelerinden türküleriyle birçok sanatçı vardı.
Neşet Ertaş'ın yolundan yürüyen genç sanatçı Ali Ekici, ustasının türküleriyle seslendi dinleyicilere. Gülistan Keleş'in Kürtçe türkü ve halaylarıyla katıldığı gecede, birinci bölümün son sanatçısı Türkiye'den geceye katılan Ercan Aydın oldu.
Ercan Aydın, "Yalnız değiliz" diye başladığı, Anadolu'dan selamlar getirdiği programında, güçlü sesiyle türkülerini söyledi.
***
UYUŞTURUCUYA KARŞI BİZ VARIZ!
Gecede, bir anne ve baba, uyuşturucuyla mücadele konusunda bir konuşma yaparak, halkı da bu mücadeleye katılmaya çağırdılar. Uyuşturucuya karşı mücadele bayrağını yükselteceklerini duyurdular.
***
DİRENİŞCİLER VE GRUP YORUM DESTAN EKİBİ SAHNEDE
Programın ikinci bölümü, Almanya'da Faşist 129 Yasasına karşı süresiz açlık grevi direnişinde yer alan iki direnişçinin konuşmalarıyla başladı.
Süresiz açlık grevini 313'ncü gününde sona erdiren Eda Deniz Haydaroğlu ve halen süresiz açlık grevini sürdüren Lena Açıkgöz, sahneye birlikte çıkarak direnişlerini anlattılar. Direnişçilere sahnede çiçekler verilirken, "direne direne kazanacağız" sloganları atıldı.
Direnişçilerin ardından Halk Cephesi adına bir konuşma yapıldı. Halk Cephesi konuşmasında her alanda örgütlü olma çağrısı yapıldı.
Daha sonra sahneye Grup Yorum destan ekibi çıktı.
Grup Yorum üyeleri, sergiledikleri "Kerbela'dan Anadolu'ya oyunuyla büyük beğeni kazandılar. Tarihte sahnedeki.
Zaman darlığı nedeniyle destanın sunumunda erken final yapmak zorunda kalan Grup Yorum destan ekibinden sonra sahneye Hakan Akmaz çıktı.
250 kişinin katıldığı "Anadolu’nun Türküleri, Anadolu'nun Destanı gecesi", Hakan Akmaz'ın Ege'den tüm Anadolu'ya uzanan türküleriyle sona erdi.