1 mayıs açıklamalar adana alibeyköy almanya altınşehir amed amerika anadolu anadolu alevi hareketi anadolu federasyonu anadolu kültür merkezi ankara antakya antalya antep anti-emperyalist cephe armutlu armutlu haber ataşehir avcılar avrupa avusturya bağcılar bahçelievler bakırköy basın emekçileri meclisi bayrampaşa belçika belgesel beşiktaş beykoz boğaziçi bulgaristan bursa cephe milisleri çağlayan çanakkale çayan çayan mahallesi çekmece çerkezköy dağevleri denizli dersim dev-genç devrimci alevi hareketi devrimci işçi hareketi dhkc dhkc gerilla direnişler diyarbakır doğançay duyurular dünya düzce elazığ emekli meclisi esenyurt eskişehir festival filistin filmler FOSEM Fransa galatasaray gazi Gebze gençlik gerilla giresun gözaltı grup yorum gülsuyu gülsuyu gülensu gündoğdu hacı ahmet Hacıahmet hacıhüsrev halk bahçesi halk cephesi halk meclisi halkın hukuk bürosu halkın mühendis mimarları hasan ferit gedik hasköy hatay hindistan hollanda Isparta idil halk tiyatrosu idil kültür merkezi ikitelli ingiltere İngiltere istanbul isveç isviçre İsviçre işçi meclisi italya izmir kadıköy kampanyalar kamu emekçileri cephesi karadeniz kartal kazova kazova bülten kınık kıraç kocaeli kore kurslar kuruçeşme küba küçükçekmece kültür sanat kütahya lubnan malatya maltepe Maraş mardin Mektuplarımızla Tecriti Kıralım mersin muğla Muharrem Karataş munzur nurtepe okmeydanı ortaköy ömürtepe örnektepe piknik Polonya radyo röportajlar sakarya samsun sanat meclisi sarıgazi sesli okuma Sevgi Erdoğan Vefa Evi siirt silivri silvan sinop spor suriye sümerler şiir şiirler şişli taksim tavır dergisi TAYAD tekirdağ tiyatro Tokat trabzon tuzla türkiye UTMP videolar wan yalova yenibosna yeşilkent yunanistan yürüyüş dergisi Zürich

TAYAD: Özgür Tutsak Hasan Karapınar’ın Kanser Hastalığı Yenilendi… O’nu Bir Kez Aldık ve Yaşattık! Tekrar Alacağız ve Yaşatacağız!

Faşizmin hukuk terörüyle hiçbir delil olmadan şubat ayında tutuklanan Hasan Karapınar, 2022’de dışarıda tedavi hakkının sağlanması ile tahliye olmuş ve kanser hastalığını bağımsız doktorlarca özgürce yapmış ve kanseri yenmişti…

Lakin son tutsaklığının ve kanser tedavi süreci dahilinde yapılması gereken tetkiklerin tutsaklık koşullarında yapılamaması-yaptırılmaması nedeniyle lenf kanseri yeniden başlamış oldu.

Faşizmin devrimci Özgür Tutsakları ve hasta tutsakları bilinçli katletme politikalarından biri olan tedavi hakkının engellenmesi veya keyfi şekilde yapılması ile ilgili TAYAD’lı Aileler 3 Ağustos’ta basın açıklaması düzenledi.

TAYAD’lı Aileler’den Naime Emlik okuduğu basın açıklamasında şu sözlere değindi:

 

Basına ve Halkımıza;

Hasan Karapınar TAYAD’lı Aileler’in mücadelesi sonucu 27 Haziran 2022’de tahliye edilmiş hasta tutsaklardan biridir. Hasan Karapınar tahliye edildiğinde lef kanseri tedavisi görüyordu.

6 Şubat 2024’teki baskın terörüyle yeniden tutuklanan Hasan Karapınar’ın 23 Şubat 2024’te sürgün edildiği Kandıra 2 No’lu Hapishanesi’nde tedavi süreci ile ilgili yaşadıklarını kendi mektubundan aktarıyoruz:

Kocaeli Şehir Hastanesi’nde hematoloji uzmanı kelepçe açtırmak istememesi üzerine her şeyi gelişigüzel yaptı. Kanser hastası oysa sıradan bir tedavi ile değil, dikkat ve moralle yürür. Ama doktor beni başından saldı. Birçok yapılması gereken tetkikleri “ihtiyacı yok” diyerek iptal etti. Yüzümü görmemek için üç aylık muayeneyi altı aya çıkardı. Ve uğraştık yeniden sevk için.

Aradan iki ay geçti ve revire çıktım. “Tamam” dedikleri hastane sevkimi yapmamışlar. Anlattım durumun ciddiyetini ve zorla tekrardan hastaneye sevk oldum. Bu sefer de başka bir uzman doktorun odasının önünde bekledik. Doktorun karşısına çıktım, durumumu sordu, kelepçe çıkarılmadığı için tedavimi olamadığımı anlattım. Doktor ‘çıkarın o zaman’ dedi. Askerlerin şaşkınlığı içerisinde kelepçelerim zorla çıkarıldı.

Anlattım tüm hikâyemi, doktor inceledi. İlk dediği şuydu: “Normalde kemoterapi bittikten bir yıl sonra pet çektirmek zorundasın. Oysa senin bir buçuk yılın geçmiş. Yani bunu bir önceki doktorun bilmiyor muydu?”

Biliyordu… Zaten iptal ettiği tetkikler de bunlardı.

Yani bunu neden yaptığı çok açık. Sonra devam etti doktur: “Altı ayda bir olan muayeneyi iptal ediyorum, üç ayda bir olarak değiştiriyorum. Bir de kan tahlili istiyorum…” deyince şaşırdı beni getiren görevliler.

Aslında çok kolay çözülecek şeyler dünya görüşlerimizden, dayatmaları kabul etmediğimiz için de çıkılmaz bir duruma sokuluyor.

İlaçlı pet çektirdim, kan tahlilini yaptırdım. Muhtemelen haftaya sonuçları alırız…

 

Lenf kanseri Hasan Karapınar’ın bizlere yazdığı mektuptan, ailesinden aldığımız habere göre Hasan Karapınar’ın dalağının büyüdüğünün, hastalığının tekrarlama riskinin olduğunu öğrendik.

Bu süreçte tetkikleri iptal eden Beytullah adındaki Mengele artığı doktorun, sevkini zamanında yaptırmayan hapishane idaresinin, kelepçelerini çözmeyen askerin, bu işleyişi bilip de müdahale etmeyen Adalet Bakanlığının hapishanelerde bilinçli katletme politikası olduğunu açıkça görülmektedir.

Biz bu bilgileri geçen hafta 27 Temmuz günü paylaşmıştık. Hasan Karapınar’ın pet çekme sonucu da tarafımıza ulaştı. Dalağının büyüdüğünü, kanser hastalığının tekrarladığını öğrendik.

Hasan Karapınar ailesi yaptığı telefon konuşmasında ‘Başladığımız yere geri döndük…’ ifadesini kullandı.

Hasan Karapınar 23 Şubat 2024 tarihinde Kandıra 2 No’lu Hapishanesi’ne sürgün edildikten sonra lef kanseri hastalığı sebebiyle hapishane tarafından hastaneye sevk edilmiştir. Kocaeli Şehir Hastanesi’nde kemoterapi uzmanı doktoru Beytullah’ın her şeyi üstün körü yapması, kontrolleri üç ayda bir yapılması gerekirken altı ayda bire çıkarması, her şeyden önemlisi bir kanser hastasının moral ve motivasyonunu düşürmesi meslek ahlâkının, hekimlik etiğinin hiçe sayılması demektir.

Kanser hastalığı gibi önemli bir vakanın tedavi zamanının geçirilmesi, hastanın ölümüne yol açabileceğini en iyi doktorlar bilir.

Bu durumu riske atarak, üstelik yapılmaması gereken her şeyi yaparak, yapılması gereken hiçbir şeyi yapmamak suçtur, ahlâksızlıktır!

Bu hastayı bile bile ölüme terk etmek, katletmek demektir!

Sadece Kocaeli Şehir Hastanesi hematoloji uzmanı Beytullah’ı değil, tüm Türkiye hapishanelerindeki doktorların ve tutsakları muayene eden hekimleri uyarıyoruz: Önünüze gelen kim ve herhangi ırktan, milletten, hangi düşünceden ve her ne sebeple olursa olsun önünüze gelen bir hasta olarak muamele etmeli ve hastalığı tedavi etmelisiniz.

Hastaya, hastayla uğraşmak, kişiselleştirmek suçtur, ahlâksızlıktır ve acizliktir.

İnfaz kanununun 16’ıncı maddesi hasta tutsakların ve Hasan Karapınar’ın dışarıda tedavi edilmesini ön görmektedir, zorunlu kılmaktadır.

Hasan Karapınar 2022 yılında Silivri Hapishanesi’nde kalmaktayken gittiği doktor kendisine ‘altı ay ömrünün kaldığını’ söylemişti. Oysa Hasan Karapınar tahliye olup tedavisini dışarıda bağımsız doktorlarca sürdürdüğünde yaşayabileceğini tüm dünyaya göstermiştir.

Hasan Karapınar’ın sağlığıyla ilgili süreci yeni baştan yaşıyor olmasının tek nedeni tutsaklığı ve tutsaklık koşullarında tedavi hakkının gasp edilmesidir.

Biz TAYAD’lı Aileler olarak tekrar ediyoruz:

Hasan Karapınar’ı Bir Kez Aldık ve Yaşattık! Tekrar Alacağız ve Yaşatacağız!

Adalet Bakanlığının, Sağlık Bakanlığının, hapishane idaresinin keyfi uygulamalarıyla evlatlarımızı, arkadaşlarımızı, yoldaşlarımızı katletmesine izin vermeyeceğiz!

Hiçbir meşruluğu olmayan faşizmin kanlı ellerine Özgür Tutsakları bırakmayacağız!

Haklı ve meşru olan biziz, biz kazanacağız!

Hasan Karapınar Tahliye Edilsin!

Hasta Tutsaklara Özgürlük!

TAYAD’lı Aileler



Etiketler: , ,
[blogger]

Author Name

Halkın Sesi TV

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Blogger tarafından desteklenmektedir.