Faşizmin kuyu tipi hapishanelerine ve sürgün-sevk işkencesine karşı direnen Cem Dursun ile Oktay Kelebek’in taleplerinin kabul edilmesi ile zaferlerini ilan eden TAYAD’lı Aileler 22 Ağustos’ta açıklama yaptı.
TAYAD’lı
Aileler’in videolu yayınladığı açıklamada şu sözlere yer verildi:
İlk
olarak söz alan Hasan Basri Yıldız:
Tüm Anadolu
halklarına merhaba.
Kuyu tipi
hapishanelerine karşı yeni bir zaferle karşınızdayız; Cem Dursun ve Oktay
Kelebek’in taleplerinin kabul edilmesiyle birlikte yeni bir zafer kazandık.
Bu zaferin
açıklamasını, sözünü arkadaşım Beyza Gülmen’e devrediyorum…
Ardından
TAYAD adına açıklamayı yapan Beyza Gülmen:
Basına ve
Halkımıza;
“Haksızlığa
göz yumarsanız hakkınızla birlikte şerefinizi ve haysiyetinizi de
kaybedersiniz…” (Hz. Ali)
Sömürüye,
zulme, ahlaksızlığa, adaletsizliğe boyun eğmedik; direndik!
İnsan
değerlerinin ve onurunun korunmasının ve yeni değerler yaratılmasının tek şartı
haksızlığa ve adaletsizliğe karşı direnmektir.
Direndik ve
Kazandık!
Bu zafer
bizimdir!
İnsanlık
tarihinin gelişimi zorlu, meşakkatli, kanlıdır. İnsanlık değerleri egemenlerin
akıttığı insan kanı ve direnerek ölen insan bedenleri üzerinden büyümüştür.
Bu nedenle
emperyalizmin kuyu tipi mezarlara, beton tabutluklara gömmek istedikleri
Anadolu halkları ve onların onurlu evlatları devrimciler kan-can pahasına
direnme yolunu seçmiştir.
Direnişimiz
dönemsel değil, geçmişin ödenmiş bedelleri üzerinden gelişmiştir. Ve vefa feda
anlayışıyla tarihseldir.
Kuyu tipi
hapishanelere karşı 107 günlük açlık grevi direnişiyle, sonrasında 273 günlük
ölüm orucu direnişiyle sadece kendisi için değil, yoldaşlarının kurtuluşu için
de direnişini sonuna kadar sürdüren Nurettin Kaya’nın savunduğu yoldaşlık
değerleriyle kazandık.
“Yoldaşımız
bizim için ölüme gözünü kırpmadan yürürken biz duramayız” diyen
Cemil Kurt’un açlık grevinin 126’ıncı gününde direnişine ölüm orucuna çeviren
iradesiyle kazandık.
Kuyu
tiplerine kapatılan Cem Dursun, Oktay Kelebek’in tam 181 günlük açlıklarıyla 79
yaşındaki ’96 ölüm orucu gazisi, devrimci mücadelenin sembol ismi Mehmet
Güvel’i kararlı, baş eğmez, ısrarlı direnişimizle kazandık.
Bu zafer
bizimdir!
Zaferimiz
kişisel değil politiktir. Bireysel değil örgütlüdür.
Tam da bu
nedenlerle emperyalizmin, tek bir devrimciyi teslim alabilmek için yerli
işbirlikçilerine milyarlarca dolar akıtıp Anadolu topraklarına zehirli bir
hançer gibi sapladığı Kuyu Tipi Hapishanelerde devrimcileri teslim alamadılar,
alamayacaklar!
Milyar
dolarları, işbirlikçi savcı hakimleri, kiralık kalemşor gazetecileriyle, baskın
terörüyle, işkence yaparak, tutuklayarak verdikleri haksız hukuksuz cezalarıyla
teslim alamadıkları halkın onurlu evlatlarının, devrimcilerin direnişi, tüm
dünya haklarına umuttur, tek yoldur.
Biz
direnişimizle zaferi, faşizmin kuyu tipi hapishanelerinden, ‘ille de
devrimcileri teslim alacağız, tecrit edeceğiz, kuşatıp yok edeceğiz’ diyen
hücrelerinden, beyinlerine bu kirli kanı pompalayan ciğerlerden söküp aldık.
“Bir
ulusun türkülerini yapanlar yasalarını yapanlardan daha güçlüdür!” (Ruhi Su)
Süresiz
Açlık Grevi direnişlerini, Kırşehir’de sürdüren Rezzan Şengül ve Vedat Doğan da
zaferlerimizden aldıkları güçle, ilk günkü kararlılıklarıyla sürdürüyorlar.
Onların
şiarı: “Grup Yorum Kuyulara Sığmaz!”
Haklılar!
Nasıl ki
devrimci irade, halk ve vatan sevgisi, özgürlük tutkumuzu kuyu diplerinde yok
edemeyeceklerini defalarca gösterdiysek, halkın devrimci sanatçıları da her
günü siyasi bir zafer taşıyan direnişleriyle faşizme geri adım attıracaktır.
Selam
Olsun Faşizmin Saldırılarına Boyun Eğmeyenlere!
Selam
Olsun Her Koşulda Umudu Büyüten Devrimci İrademize!
Selam
Olsun Direnenlere!
Yaşasın
Direniş Yaşasın Zafer!
Basın
açıklamasının ardından Beyza Gülmen, sürgün talebi kabul edilen Grup Yorum
emekçisi ve muzafferi Cem Dursun’un şiirini okudu.
Cem Dursun’un
kaleme aldığı şiiri:
Zafer
Bandosu
Ve biz yine
bildik
rüzgâra inat
istediğimiz
yöne uçmayı
Hedefimiz
belli
kararımız
netti
En güzel
düşleri
geçmişimizde
gördük
ve kimsenin
hayal
edemeyeceği
güzelliği
bilincimizde
önce biz şekillendirdik
Geriye yola
düşmek
kalmıştı
yoldaşım
Bak sırası
gelince
ona da vakur
bir edayla atıldık
Şimdi çalsın
zafer
bandosu,
dövülsün
davullar
ama
hiçbirisi bastırmasın
derinlerden
gelen
uygun adım
seslerini
En görkemli
kutlamalarımız
rap raplarla
kırılıp dökülen
düşman
kalelerinin
enkazları
üzerinde olacak
TAYAD’lı
Aileler’in 22 Ağustos’ta yaptığı basın açıklamasını aşağıdaki bağlantı adresi üzerinden
izleyebilirsiniz: