1 mayıs açıklamalar adana alibeyköy almanya altınşehir amed amerika anadolu anadolu alevi hareketi anadolu federasyonu anadolu kültür merkezi ankara antakya antalya antep anti-emperyalist cephe armutlu armutlu haber ataşehir avcılar avrupa avusturya bağcılar bahçelievler bakırköy basın emekçileri meclisi bayrampaşa belçika belgesel beşiktaş beykoz boğaziçi bulgaristan bursa cephe milisleri çağlayan çanakkale çayan çayan mahallesi çekmece çerkezköy dağevleri denizli dersim dev-genç devrimci alevi hareketi devrimci işçi hareketi dhkc dhkc gerilla direnişler diyarbakır doğançay duyurular dünya düzce elazığ emekli meclisi esenyurt eskişehir festival filistin filmler FOSEM Fransa galatasaray gazi Gebze gençlik gerilla giresun gözaltı grup yorum gülsuyu gülsuyu gülensu gündoğdu hacı ahmet Hacıahmet hacıhüsrev halk bahçesi halk cephesi halk meclisi halkın hukuk bürosu halkın mühendis mimarları hasan ferit gedik hasköy hatay hindistan hollanda Isparta idil halk tiyatrosu idil kültür merkezi ikitelli ingiltere İngiltere istanbul isveç isviçre İsviçre işçi meclisi italya izmir kadıköy kampanyalar kamu emekçileri cephesi karadeniz kartal kazova kazova bülten kınık kıraç kocaeli kore kurslar kuruçeşme küba küçükçekmece kültür sanat kütahya lubnan malatya maltepe Maraş mardin Mektuplarımızla Tecriti Kıralım mersin muğla Muharrem Karataş munzur nurtepe okmeydanı ortaköy ömürtepe örnektepe piknik Polonya radyo röportajlar sakarya samsun sanat meclisi sarıgazi sesli okuma Sevgi Erdoğan Vefa Evi siirt silivri silvan sinop spor suriye sümerler şiir şiirler şişli taksim tavır dergisi TAYAD tekirdağ tiyatro Tokat trabzon tuzla türkiye UTMP videolar wan yalova yenibosna yeşilkent yunanistan yürüyüş dergisi Zürich

Almanya Halk Cephesi Açıklaması: Narinlerin Katili Çürümüş, Yozlaşmış AKP İktidarıdır!


NARİN GÜRAN, 8 yaşında bir kız çocuğu…Kendi köyünde, kendi aile yakınları tarafından katledilmiş yada katledilmesine göz yumulmuş binlerce çocuğumuzdan biri. Halkımız günlerce “Narin nerede” sorularıyla yatıp kalktı. Akıbetini sordu, ısrarla. Söylenen yalanlara inanmadı.  O nedenle bu kadar ülke gündemine girdi. Bizim ülkemizde, binlerce çocuğumuz tacize uğruyor, tecavüze uğruyor, katlediliyor, kaybediliyor. Ancak katilleri açıkça AKP tarafından korunuyor. Katilleri tutuklamışsa bile birkaç yıl sonra “delil yetersizliği” diyerek serbest bırakılıyor. Leyla, Rabi Naz, Berkin ve daha binlerce çocuğumuzun katilleri korunuyor, tutuklu değiller ve hala çocuklarımızın arasında dolaşıyorlar. 

Tüik in raporuna göre,  

2008-2016 yılları arasında yani 8 yılda toplam 140 bin çocuk kaybolmuş.

2014 te 74 bin iken

2016 da 83.552 ye  yükselmiş.

2014  ten 2016’ya kadar çocuk istismarı %33 artmıştır.

Sadece 2023 yılında 29 Bin çocuk cinsel tacize uğramış.

2018 den sonra bir istatistik yok. Ancak her gün en az 30 çocuk kayboluyor.

Adalet Bakanlığı verilerine göre, Türkiye de çocuk istismarıyla ilgili dava sayısı son 10 yılda üç kat artmış. Bu da yılda ortalama 17 bin istismar davasının açılması anlamına geliyor.

Bu rakamlar sadece kayda geçen resmi rakamlardır. Gerçek ise bundan çok daha fazladır.

AKP bütün kurumlarıyla çürümüş, yaşam biçimiyle yozlaşmış bu yozluğu çürümüşlüğü halka dayatmaktadır. Bu çürüme sadece AKP’ye ait değildir elbette. Ancak AKP iktidarı gelinen son noktanın temsilcisidir. Bu yozlaşmayı hızlandırmış, yaygınlaştırmıştır. Emeğinin karşılığını alamayan, hakkını arayan emekçiler polis saldırısı, gözaltı, baskı, zulümle karşılaşır. Adalet isteyen, türkülerini özgürce söylemek isteyen sanatçılar, Grup Yorum gibi devrimci müzik gruplarının konserleri yasaklanır, çalışmaları engellenir. Yaşlı, hasta insanlar hapishaneye konulur, tüm muhalefet baskıyla, zorla susturulmaya çalışılır. Demokratik kurumlar periyodik olarak basılarak, maddi manevi zarar verilir. Hakkını savunan işçi, memur, emekli, doğasını, hayvanını koruyan bu saldırıdan nasibini alır. Her türlü, kirli işi yapma özendirilir. Uyuşturucu ticareti, kumar, fuhuş kolay para kazanma yolları olmuştur. Kara para aklayıp, görgüsüzce bir yaşam sürenler  ve bu yaptıkları dört raporla belgelenmiş olduğu halde Engin-Dilan Polat çifti tahliye edilir, uyuşturucu ticareti, polis eşliğinde yapılır, fuhuş vb çetelerinin kirli işleri nedeniyle gelirlerine ortak olmak koşuluyla izin verilir. Paralı olan söz sahibi olur ve kendi küçük yönetimlerini kurarlar.

Biz devrimciler yıllardır bu düzenin uyuşturucu, kumar, fuhuş vb gibi tüm yozluklara karşı mücadele ettik ve etmeye de devam ediyoruz.  Yozlaşmaya karşı çıktığımız için onlarca yıl cezalar alıyoruz. Mahallemizde uyuşturucu çetelere izin vermediğimiz için çete kurşunlarıyla katledildi HASAN FERİT GEDİK.

Ama Berkin Elvan’ın katilleri elini kolunu sallayarak dolaşıyor.

ADALET para ile alınıp satılan bir metaya dönüşmüştür.

 Sömürü düzeni kendi devamı için halkı teslim almak ister. Yozlaştırma tüm baskılardan daha etkili bir silahtır. Yozlaştırabildiği insanları teslim alır, değerlerini alır, kültürünü unutturur, beynini alır. Böylece daha fazla yaşama şansı bulur. En ufak bir tartışmada cinnet hali kavgaların sebebi bundandır. Bu yozlaşmadır.  Daha 2 yaşında,  küçücük bebelere yaşatılan kötülükler yozlaşmanın geldiği boyuttur.  

Narin olayında yaşananlarda bu düzende yaşananların minyatürü niteliğindedir.. Küçücük bir köyde bir çocuk katledilmiş, biri katletmiş, biri cesedi saklamış, birileri susmuş, kayıp gibi gösterilmiş, kanıtları ortadan kaldırılmıştır.  Katliam zanlıları aile üyeleridir. Adeta bütün köy susarak bu katliama ortak olmuştur. Devlet kapatılmasına yardım etmiş ve örgütlü bir çabayla akla gelebilecek her türlü yozluk havada uçuşmuştur. Gericilik, feodalizm, kirli işler, kirli ilişkiler, ahlaksızlık her şey kurcaladıkça çıkmıştır. Bu yozlaşmanın boyutudur.  

Çürümenin, yozlaşmanın sebebi kapitalizmdir. Bu  çürüme onarmayla, bazı yerlerini tamir etmekle düzelmez.  Bu kötülükleri yaratanlar ve bu suça ortak olanlar Adaleti Sağlayamaz!

Halkımız;

Narin’e yaşatılanları duydukça “Bu dünya başımıza yıkılsın” dedik. Evet bu ülkede yaşayan tüm çocukların sorumluluğunu duymak anlamıyla güzeldir, kirletilemeyen duygularımızdır bunları söyleten, vicdanımızdır. Bizi insan yapan yanlarımızdır.

Çocuklarımıza yaşatılan bu kötülüklerin sorumlularına bu dünyayı yıkmak boynumuzun borcudur. Karşımızda kötülüklerin sahipleri örgütlüdür. Bizde onunla başedebilmemiz için örgütlenmemiz gerekir. Bu gücü ve iradeyi de ancak örgütlü olursak engelleyebiliriz. Saçının teline kıyamadığımız çocuklarımızı, bebeklerimizi korumanın, onlara aydınlık bir gelecek bırakmanın tek  yolu da budur. Bu düzen değişmeden bu kötülüklerde son bulmayacaktır.

Çünkü, bu PİSLİĞİ DEVRİM TEMİZLER!

Devrim yani Nazım’ın da dediği gibi

“Çocukların ama bütün çocukların

kırmızı elmalar gibi gülüşü..” dür.

 

 

NARİN KATİLLERİNDEN HESAP SORACAĞIZ!

LEYLA, BERKİN, RABİA, UĞUR, NARİN İN KATİLLERİ YARGILANSIN!

TACİZE. TECAVÜZE UĞRAYAN ÇOCUKLARIMIZ İÇİN ADALET İSTİYORUZ!

DÜZEN ÇÜRÜTÜR DEVRİM YAŞATIR!

 

 

ALMANYA HALK CEPHESİ

[blogger]

Author Name

Halkın Sesi TV

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Blogger tarafından desteklenmektedir.